Boya Bölümü

Cila ,tek başına çalgının temel akustik elemanı olmayan, yani ses üretmeyen, ancak tınlama performansında pay sahibi bir unsurdur. Hiçbir iyi çalgı sırf cilası kötü diye çok kötü tınlamaz ancak , cila malzemesinin uygunsuzluğu, kalınlığı tınlamayı olumsuz etkileyebilir.

 

Öncelikle cilanın bir çalgı için ne anlama geldiği konusunda birşeyler söylemek gerekir. Derimiz vücudumuzu dış etkenlerden koruyan bir duyu organımızdır. Bu etkenler soğuk, sıcak, nem, aşındırma, darbeler olarak özetlenebilir. Çalgılarda bu işlevi cila tabakası üstlenir. Dolayısıyla insan derisinin koruyucu işlevi ile çalgılardaki cilanın işlevi bu bakımdan aynıdır. Ancak ses açısından çalgılarda cila başka bir görev daha üstlenmiştir. Bu da ses ilave karakter verebilme. Bu noktada lütiyeler tarafından kolayca yapılabilecek bir deneyi tarif etmek yerinde olacaktır .

 

Cila sürülmeye veya atılmaya hazır bir bağlamanın göğüs tahtasına parmağınızla hafifçe vurup , bir iki saniye tahta yüzeyinde bekleterek kaldırın. Bu işlemi birkaç dakika boyunca tekrar edip kulağınıza çıkan sesi yerleştirin. Hatta ses deliğine kulağınızı yaklaştırarak vurun ve tekne içindeki patlamayı hissedin. Daha sonra bağlamanın sadece tekne kısmına cila tatbik edip hiç beklemeksizin aynı vurma işlemini tekrarlayın ve aradaki farkı yorumlayın. 

 

 Cila çalgıyı fiziksel etkenlerden korumasının yanısıra sesine de etki eder. Tamamı yada göğsü cilasız eski sazları çalanlar, günümüz sazlarıyla karşılaştırıldığında bu sazların seslerin daha hışırtılı ve çiğ kaldığını hissetmişlerdir. Çalgının gövdesindeki cila, özellikle de göğsündeki, sesi bir nevi filtre işleminden geçirir. Ses dağınık olmaktan çıkıp, toplanır ve daha net tınlar. Ayrıca kullanılan cilanın türü ve kalınlığına bağlı olarak tonda genel bir tizleşme meydana gelir. Sert cilaların,(örneğin polyester vernik) sesi daha tizleştirdiği söylenebilir., Yumuşak cilaların ise( örn. Gomalak) tizleştirme etkisi çok azdır.